Dilovası Kaymakamlığı, GTÜ, Dilovası Belediyesi, AGRT ve Dilovası Köyleri Derneği’nin ortaklaşa düzenlediği çalışma örnek niteliği çalışırken, paneldeki tebliğlerle tarihe not düşüldü.
(www.belgeselyayincilik.com linkinden “Geçmişten Geleceğe Dilovası” panelinin fotoğraf ve tanıtım görüntülerine ulaşabilirsiniz.)
DİLOVASI TARİHİNE IŞIK TUTULDU
Geçmişten Geleceğe Dilovası paneli geçtiğimiz gün gerçekleşti. Dilovası Kaymakamlığının düzenleme kurulu başkanlığını Gebze Teknik Üniversitesinin bilim kurulu başkanlığını yaptığı Dilovası Belediyesi, Avrasya Gazeteciler Derneği ve Dilovası Köyleri Derneğinin ortaklaşa organize ettiği “GEÇMİŞTEN GELECEĞE DİLOVASI İLÇESİ” paneline büyük ilgi gösterildi. Dilovası tarihi için büyük önem arz eden panelde önemli açıklamalar yapıldı. Dilovası ile ilgili birbirinden önemli bildiriler, akademik çalışmalar ile Dilovası tarihine ışık tutularak, Dilovası’nın geleceği masaya yatırıldı.
BİR ÇOK KİŞİ KATILDI
Panelin düzenleme kurulunda Dilovası Kaymakamı Hulusi Şahin, Dilovası Belediye Başkanı Ali Toltar, AGRT Genel Başkanı ve Devr-i Alem Belgesel TV program yapımcısı İsmail Kahraman, Bilim Kurulu Başkanı GETÜ Öğretim üyesi Doç. Dr. Numan Akdoğan yer aldı. Panele Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr Haluk Görgün, Gebze Ticaret Odası Başkanı Nail Çiler, Dilovası Belediye Başkanı Ali Toltar, Körfez Kaymakamı Hasan Hüseyin Can, Dilovası Eski Belediye Başkanı Cemil Yaman, Gebze Belediye Başkan Yardımcısı Nilay Ayran, çok sayıda sanayici, iş adamları ve kişi katıldı.
KAHRAMAN SERGİYLE İLGİLİ BİLGİ VERDİ
Dilovası Belediye Kültür Merkezinde gerçekleşen panelde Dilovası ilçesi analiz edildi. Panelde Dilovası’ndaki iş fırsatları, potansiyeli, Dilovası’nın kültür ve turizm açısından önemi, eğitim altyapısı, genç nüfus avantajı, sorunları ve çözüm önerileri tartışıldı. Geçmiş’ten Geleceğe Dilovası İlçesi paneli öncesi fotoğraf ve mimari koruma projeleri sergisi açıldı. Basın tarihi sergisini organize eden Avrasya Gazeteciler Derneği kendi arşivinden Dilovası ile ilgili resimleri ziyaretçilere açtı. Serginin açılışını, Kocaeli Vali Yardımcısı Doç. Dr. Adnan Çimen, Dilovası Kaymakamı Hulusi Şahin, Dilovası Belediye Başkanı Ali Toltar ve protokol gerçekleştirdi. AGRT Genel Başkanı İsmail Kahraman sergi ile ilgili protokol ve katılımcılara bilgiler verdi.
KOCAELİ’DEN MARKA KENT DİLOVASI’NA
Geçmişten Geleceğe Dilovası İlçesi panelini organize edenler arasında yer alan Avrasya Gazeteciler Derneği’nin hazırladığı “Kocaeli’den Marka Kent Dilovasi’na” tanıtım sinevizyonu programdan önce yayınlanarak katılımcılar bölgenin tarihi, kültürü, turizm ve sanayisi hakkında bilgilendirildi.
BELEDİYE BAŞKANI TOLTAR TEŞEKKÜR ETTİ
Panelde konuşma yapan Dilovası Belediye Başkanı Ali Toltar, Geçmişten Geleceğe Dilovası İlçesi paneline katılan herkese teşekkür etti. Toltar konuşmasına şöyle devam etti; “ Öncelikle bu panelin hazırlanmasında büyük emeği geçen başta Dilovası Kaymakamımız Sayın Hulusi Şahin’e, Araştırmacı – Gazeteci İsmail Kahraman’a huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Dilovası ilçemiz âdeta medeniyetlerimizin beşiği olmuştur. Dilovası yaşanan tarihi olaylara şahitlik etmiştir. Anadolu’nun bağrından kopup gelmiş, ülkemizin mozaiği olmuş kozmopolittik ilçenin sahipleriyiz. Dilovası çok önemli bir stratejik noktadır. Dilovalı olmaktan ve Dilovası’nda yaşamaktan dolayı çok mutluyum. Sanayimiz ülke ekonomisine katkıda bulunurken çevreye zararlar oluşturmaması için ciddi çalışma ve gayretler içerisindeyiz.
Gelecek nesillere yaşanılabilir bir Dilovası bırakmak en önemli idealimizdir. Köklü geçmişe sahip olan ilçemizi çok seviyoruz. Bizleri çok önemli konularda aydınlatan siz değerli bilim adamlarımıza gösterdiği özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyoruz. Panelin ilçemize katkılar sağlayacağına tüm kalbimle inanıyorum’ dedi.
DİLOVASI İLE GURUR DUYUYORUZ
Başkan Ali Toltar’ın ardından ise Dilovası Kaymakamı Hulusi Şahin Konuşma yaptı. Dilovası’nın tarihi ve kültürel değerlerinin tanıtılacağı, sorunlarının değerlendireceği Geçmişten Geleceğe Dilovası İlçesi paneline hepiniz hoş geldiniz diyerek sözlerine başlayan Kaymakam Şahin “Dilovası’nın küçük coğrafyasında Türkiye’nin üretim kalbi yatıyor, 9 liman ve 5 OSB yer alıyor. Bu Türkiye’nin en fazla sanayileşmiş yeri demek, biz bununla gurur duyuyoruz. Milli gelire sağladığımız katkıdan dolayı çok mutluyuz. Biz burada büyük sorunlar yaşıyoruz. Bu sorunları Dilovası panelinde değerlendireceğiz. Dilovalılar Türkiye’nin dört bir yerinden gelerek birlikte yaşama kültürünü geliştirdiler. Artık Dilovalılar, Dilovalıyım demeli ve bunu sağlamalıyız. Burası güzel ve özel bir ilçe. Dilovalıyım demekle herkes gurur duymalı. Bu panelden çıkacak bilgiler bir kitap haline getirilecek ve bizde bunu yayınlayacağız. Yıllar sonra hazırladığımız kitap büyük önem taşıyacak. İsmail Kahraman kendisi güzel arşivini bizimle paylaştı kendisini, Dilovası Belediye Başkanı Ali Toltar’a ve Gebze Teknik Üniversitesine çok teşekkür ederim.” Dedi
OSMANLI VE CUMHURİYET DÖNEMİNDE DİLOVASI
Panelin birinci oturumunda AGRT Genel Başkanı İsmail Kahraman’da “Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde Dilovası” konulu bildiri hakkında slayt gösterisi eşliğinde konuşma yaptı. Konuşmasında Dilovası’nın Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde ki konumu hakkında belgeler ve bilgiler hakkında fotoğralar eşliğinde açıklama yaparak Dilovası’nın her bakımından tarihi geçmişinin çok önemli olduğunu ifade etti.
Araştırmacı – Gazeteci İsmail Kahraman’ın konuşmasının ardından ise Gebze Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Numan Akdoğan “Dilovası İlçesindeki Tarihi Eserlerimiz” başlığıyla önemli açıklamalarda bulundu. Ardından ise “Dilovası İlçesindeki Yerleşim Alanlarında Mevcut Tarihi Dokunun Sürdürülebilirliği” konusunda Gebze Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Elif Özlem Aydın konuşma gerçekleştirdi.
Panelin öğleden sonraki bölümünde ise Gebze Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Keskin’in yerine Prof. Dr. Nihal Bektaş katılarak Gebze Teknik Üniversitesi’nde Dilovası Bölgesi ile İlgili Yapılan Çevre Kirliliği Çalışmaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Keskinlerin ardından ise Gebze Teknik Üniversitesi Araştırma Görevlisi Dr. Ayşe Nur Albayrak, Dilovası’nda Sanayinin Kentleşme Boyutu ile ilgili açıklamalarda bulundu. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seyfettin Erdoğan ise Dilovası’nın toplumsal yapısı ile ilgili bilgiler verdi.
Panelin son oturumunda ise Dilovası İMES Yönetim Kurulu Başkanı Süheyl Erboz, Türkiye’de Kobi’lerin Nitelikli İşyeri İhtiyaçları ile ilgili açıklamalar yaptı. Sayın Erboz’un ardından ise Dilovası İlçe Emniyet Müdürü Murat Balay , Dilovası’nın Eğitim Altyapısı ve Gelecek Planlaması ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat Balay’ın ardından ise Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı Cüneyt Çetintaş, Ulaşım İmkanları Açısından Dilovası’nın Bugünü ve Yarını ile ilgili açıklamalar yaptı. Panelin son konuşmacısı Tarihçi Yazar Volkan Şenel ise Dilovası’nın Tarih ve Turizm Üssü “Tavşancıl” hakkında bilgiler verdi. Panelin sonunda ise Dilovası Kaymakamı Hulusi Şahin değerlendirme yaptı. Panele katılan konuşmacılar Geçmişten Geleceğe Dilovası paneli ile ilgili bildiri sundu.
İSMAİL KAHRAMAN’IN KALEMİNDEN GEÇMİŞTEN GELECEĞE DİLOVASI PANELİ
Kent kültür bilinci, kente aidiyet duygusu, kentleri tanımak, marka değerlerini bilmek ile başlar. Bugün insanlarımız yaşadıklarını yörelerin kültür ve tarih bilincine sahip oldukları oranda kente aidiyet duygusu besliyorlar. Bugün Kocaeli genelinde yüzlerce hemşeri derneği var. Bu derneklerimiz 365 gün yaşadıkları ekonomik gücünden yararlandıkları Kocaeli bölgesinden çok yılda birkaç hafta gittikleri köy ve beldeleri ile ilgilenmekteler. Keşke, bu derneklerimiz Kocaeli bölgesi ile de ilgilenip buralara sahip çıksalar. Derneklerimizin birçoğu yaptıkları etkinliklerde Kocaeli ve Gebze bölgesinin adını bile ağzına almıyorlar.
Kocaeli ve Gebze bölgesine aidiyet duygusu, kent kültür bilinci için tüm kurum ve kuruluşlarımız harekete geçmeli ve çalışmalar yapmalıdır. Bu çerçevede Dilovası kaymakamlığının organizatörlüğü ve ev sahipliğinde geçmişten geleceği Dilovası paneli düzenlenmesinde Devr-i Alem belgesel program yapımcısı ve başkanlığını yaptığım Avrasya Gazeteciler Derneği olarak bizde katkı sunduk.
Değerli arkadaşım Gebze Teknik Üniversitesinin fizik bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr Numan Akdoğan ile böyle bir panel organize etme fikrini Dilovası Kaymakamımız Hulusi beye aktardığımızda bu fikrimize sahip çıkıp destek oldu. 4 ay önce çalışmaları başlattık. Çok önemli akademisyenler bölge ile ilgili ilmi çalışmalara yaptılar. Gebze Teknik Üniversitemiz konuya sahip çıktı. Dilovası Belediyesi destek oldu. Panel için tüm çalışmalar tamamlandı, 11 Haziran Perşembe (Yarın) Dilovası tarihine “GEÇMİŞTEN GELECEĞE DİLOVASI PANELİ’ ile not düşülecek
DİLOVASININ 35 YILLIK CANLI ŞAHİDİ
Dilovası’nın gazeteci ve belgeselci olarak 35 yıllık canlı şehitliğinin yaparak Dilovası’nın nasıl Çerkeşli köyüne bağlı mahalle, sonra köy ardından ise belediye ve son olarak ise 2008 tarihinde nasıl ilçe olduğunu takip ederek hem belgeselleştirmiş hem de bu konuda kitap hazırlamış birisi olarak Dilovası’na vefa borcumu ödemeye çalıştım. Bu bilgileri ve bugüne kadar topladığım 35 yıllık arşivimi belgesel ile Dilovası ile ilgili araştırma yapacak, akademisyenlerin bilgisine sunmaya çalışacağım. Ayrıca panelde Dilovası ile ilgili hazırladığım belgesel sine vizyon gösterisini ilk kez izleyiciler ila paylaşacağım. Bu çalışmaları hiçbir kurumdan maddi kaynak almadan tamamen kendi imkanlarımız ile hazırlayarak 35 yılın bir vefa borcu olarak Dilovası Kültürüne kazandırmak istedim.
GEÇMİŞTEN GELECEĞE DİLOVASI
Geçmişten kopmadan bugünlere gelen Dilovası tarih, kültür, turizm, sanayi, tarım ve medeniyet merkezidir. Ancak atalar der ki “Pırıl pırıl gökkuşağını görmek için önce yağmur ve fırtınaları yaşamak gerek.” Yağmur ve fırtınaları çoktan geride bırakan Dilovası için artık gökkuşağı zamanıdır. Dilovası koskoca adımlarla şimdiden yarınlardaki yerini almaya hazır. Dilovası’nın 35 yıllık geçmişine canlı şahitlik yapan bir gazeteci ve belgesel yönetmeni olarak Dilovası tarihine ışık tutacak “Geçmişten Geleceğe Dilovası İlçesi“ panelinin düzenleme kurulunda görev alarak bölgeye vefa borcumu ödemeye çalıştım. 35 yıl önce mahalle bile olmayan, sadece bir kaç ev ve fabrikadan ibaret olan Dilovası bugün on binlerce nüfusun yüzlerce sanayi kuruluşu 5 organize sanayi bölgesiyle Türkiye’nin en önemli ilçesi konumuna geldi.
Dilovası artık olumlu olarak anılmalı. 35 yıllık gazetecilik hayatımda Dilovası ile ilgili birçok yazı hazırlayıp belgesel TV programı çektim. Geçtiğimiz günlerde arşivimi incelerken 1990 yılında TRT 2 televizyonu market programında Dilovası ve Taş Ocakları ile ilgili yaptığım haberin görüntülerini izledim. Dilovası deresinin zehir aktığını içme suyuna fabrika kimyasallarının karıştığını Türkiye’ye duyurmuştuk.
Gebze’de yaşı 90’a merdiven dayamış Feyzi Aysal ile Dilovası’nı gezerek belgesel çekmiştim. Aysal gençlik yıllarında 1943’te Dilovası’nda meydana gelen sel felaketini bize anlattı. Burada bağlarının olduğunu ve muhtemelen 1943 yılı Ağustos ayında yaşanan sel felaketinde bağda çalışan 15 kişinin sel sularında boğulup öldüğünü, bugünkü belediye binasına kalan bölümün su altında kaldığını bize anlattı ve bunun da belgeselini canlı şahidi olarak çektik. 1970 yıllarında da bölge büyük bir sel felaketi daha yaşamıştı. Kimyasal dolu variller ve tanklar İzmit Körfezi’ne sürüklenmişti.
Dilovası birçok sorun ile uğraşıyor. Bu sorunları çözmek için devlet-millet iş birliği içinde çalışmalar yapılmalı. Geçmişte Dilovası’ndan Salih Gün ve son dönemde de Lütfü Türkkan mecliste milletvekili olarak bulundular. Eski milletvekillerinden Eyüp Ayar başkanlığında TBMM Çevre Araştırma Komisyonu bile kurularak, Dilovası’nın çevre sorunları meclis gündemine geldi. Son olarak, Orman ve Su işleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun Dilderesi ıslahı ile ilgili açıklamaları bölge için önemliydi.
Dilovası’nın kentleşme süreci bir anlamda Türkiye Cumhuriyeti’nin de nasıl gelişip büyüdüğünü göstermesi bakımından önemli. Geçmişte bölge Diliskelesi, İzocam, Nasaş olarak adlandırılıyordu. Daha sonra Aşağı Çerkeşli Mahallesi oldu. Köy haline geldi. Çerkeşli veMuallim köylerinin birleşmesiyle Belde Belediyesi kuruldu. 2008 yılında da Kocaeli’nin 12 ilçesinden birisi haline getirildi.
Dilovası baş döndürücü hızla gelişip büyüdü. Dilovası’nın ekonomik ve sanayi potansiyelinden çok çevre kirliliği ile anılır oldu. Aslında bu durum hızlı büyümenin bir sonucuydu. Dilovası’nda sadece sanayi değil; çarpık kentleşme, devlet yönetimin yıllarca buraya ilgisizliği ve en önemlisi yıllar önce Aktüel dergisinin yazdığı gibi bölgenin ranta dayalı bir mafya üstü olmasından kaynaklanıyor.
Dilovası Jandarma’dan Polis’e devredilememiş ve yıllarca bunun mücadelesi verilmişti. Yıllar sonra Jandarma bölgeyi Polis’e devretmişti. Her gün on binlerce kamyon, onlarca büyük tonajlı geminin yük boşaltıp indirdiği Dilovası üniversitelerimiz için bilimsel araştırmalara konu olmalı. Üniversiteler ve akademisyenler, Dilovası’nı sadece sanayi ve çevre kirliliği açısından değil, her bakımdan bilimsel incelemeye almalı. Geçmişten Geleceğe Dilovası İlçesi paneli bir başlangıç olacaktır.
Dilovası artık farklı bir şekilde anılmalı. Bu konuda Dilovası kaymakamlığı çok ciddi çalışmalar yapıyor. Kaymakam bey Dilovası’nı artık marka kent olarak tanıtmak için çalışmalar yaptığını bildirdi. Bu konuda, Dilovası Köyleri Derneği Başkan Yardımcısı Çerkeşli köyünden yetişen Gebze Teknik Üniversitesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Numan Akdoğan’ın bilim kurulu başkanlığını yaptığı Dilovası paneli çalışmaları bölge için çok önemli bir hizmet olacak. Bu panelin düzenleme kurulunda görev alıp, geniş çaplı bir araştırma yaparak, Dilovası’nın 35 yıllık canlı şahidi olarak bildiri ile bölgeye vefa borcumuzu azda olsa ödeye çalıştık.
GEÇMİŞTEN GELECEĞE DİLOVASI İLÇESİ PANELİNDE KİMLER BİLDİRİ SUNACAK
Ulaşım imkânlarının ticaret merkezleri ile her yönden bağlantı kurmaya elverişli olması sebebiyle, Dilovası ilçesinde sanayi çok gelişmiş ve buna bağlı olarak nüfus da hızla artmıştır. 1987 yılından beri belediye olan Dilovası, 2008 yılında Diliskelesi ve Tavşancıl ile birlikte Çerkeşli, Demirciler, Köseler ve Tepecik köyleri de bünyesine katılarak ilçe haline getirilmiştir. Günümüzde yerel ve birçok Anadolu kültürünün birlikte yaşadığı, özellikle Osmanlı dönemine ait birçok tarihi eserin bulunduğu, D-100, İstanbul-Ankara Otobanı, Kuzey Marmara Otoyolu, tren hatları, 3. Köprü bağlantı yolları, Sabiha Gökçen Havalimanı’na yakınlığı, Dilovası-Hersek arasındaki Orhangazi Köprüsü, limanlar gibi birçok önemli ulaşım imkanlarına sahip olan Dilovası hızla gelişmeye devam etmektedir.
Geçmişten Geleceğe Dilovası İlçesi panelinde Dilovası’ndaki fırsatları, potansiyeli, Dilovası’nın kültür ve turizm açısından önemini, eğitim altyapısını, genç nüfus avantajını, sorunları ve çözüm önerilerini tartışacağız.
Tarih: 11.06.2015
Saat: 10:00
Yer: Dilovası Kültür Merkezi
DÜZENLEME KURULU
Düzenleme Kurulu Başkanı
Sn. Hulusi Şahin
Dilovası Kaymakamı
Sn. Ali Toltar
Dilovası Belediye Başkanı
Sn. İsmail Kahraman
Avrasya Gazeteciler Derneği Başkanı
Bilim Kurulu Başkanı
Doç. Dr. Numan Akdoğan
Gebze Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi
Dilovası Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Bşk. Yrd.
DÜZENLEYEN KURULUŞLAR
Dilovası Kaymakamlığı
Dilovası Belediyesi
Dilovası Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği
Avrasya Gazeteciler Derneği
Gebze Teknik Üniversitesi
PANEL PROGRAMI
Açılış (10:00)
Fotoğraf ve Mimari Koruma Projeleri Sergileri (10:00 – 10:30)
Dilovası Sinevizyon Gösterisi (10:30 – 10:40)
Protokol Konuşmaları (10:40 – 11:00)
- OTURUM
TARİHİMİZ VE KÜLTÜREL MİRASIMIZ
Yönetici: Sn. Volkan Şenel (Tarihçi-Yazar)
11:00 – 11:20 Osmanlı ve Cumhuriyet Döneminde Dilovası Sn. İsmail Kahraman Avrasya Gazeteciler Derneği Başkanı
11:20 – 11:40 Dilovası İlçesindeki Tarihi Eserlerimiz Doç. Dr. Numan Akdoğan Gebze Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi
11:40 – 12:00 Dilovası İlçesindeki Yerleşim Alanlarında Mevcut Tarihi Dokunun Sürdürülebilirliği Doç. Dr. Elif Özlem Aydın Gebze Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi
Öğle Yemeği (12:00 – 13:30)
- OTURUM
SANAYİNİN ETKİLERİ
Yönetici: Sn. İsmail Kahraman (Avrasya Gazeteciler Derneği Başkanı)
13:30 – 13:50 Gebze Teknik Üniversitesi’nde Dilovası Bölgesi ile İlgili Yapılan Çevre Kirliliği Çalışmaları Prof. Dr. Bülent Keskinler Gebze Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi
13:50 – 14:10 Dilovası’nda Sanayinin Kentleşme Boyutu Dr. Ayşe Nur Albayrak Gebze Teknik Üniversitesi Araştırma Görevlisi
14:10 – 14:30 Dilovası’nın Toplumsal Yapısı Prof. Dr. Seyfettin Erdoğan İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi
Kahve Arası (14:30 – 15:00)
- OTURUM
FIRSATLAR VE İMKANLAR
Yönetici: Sn. Hulusi Şahin (Dilovası Kaymakamı)
15:00 – 15:20 Türkiye’de Kobi’lerin Nitelikli İşyeri İhtiyaçları Sn. Süheyl Erboz Dilovası İMES Yönetim Kurulu Başkanı
15:20 – 15:40 Dilovası’nın Eğitim Altyapısı ve Gelecek Planlaması Sn. Murat Balay Dilovası İlçe Milli Eğitim Müdürü
15:40 – 16:00 Ulaşım İmkanları Açısından Dilovası’nın Bugünü ve Yarını Sn. Cüneyt Çetintaş Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı
16:00 – 16:20 Dilovası’nın Tarih ve Turizm Üssü “Tavşancıl” Sn. Volkan Şenel Tarihçi-Yazar
KAPANIŞ VE DEĞERLENDİRMELER
Sn. Hulusi Şahin (Dilovası Kaymakamı)
……………………….……………………….……………………….………………..
GEÇMİŞTEN GELECEĞİ DİLOVASI PANELİNDE SUNULACAK BİLDİRİLERİN ÖZETİ
OSMANLI VE CUMHURİYET DÖNEMİNDE DİLOVASI
İsmail Kahraman
Araştırmacı Gazeteci ve Belgesel Yönetmeni
Avrasya Gazeteciler Derneği Başkanı
Geçmişten kopmadan bugünlere gelen Dilovası tarih, kültür, turizm, sanayi, tarım ve medeniyet merkezidir. Ancak atalar der ki "Pırıl pırıl gökkuşağını görmek için önce yağmur ve fırtınaları yaşamak gerek." Yağmur ve fırtınaları çoktan geride bırakan Dilovası için artık gökkuşağı zamanıdır. Dilovası koskoca adımlarla şimdiden yarınlardaki yerini almaya hazır.
Dilovası’nın 35 yıllık geçmişine canlı şahitlik yapan bir gazeteci ve belgesel yönetmeni olarak Dilovası tarihine ışık tutacak “Geçmişten Geleceğe Dilovası İlçesi“ panelinin düzenleme kurulunda görev alarak bölgeye vefa borcumu ödemeye çalıştım. 35 yıl önce mahalle bile olmayan, sadece bir kaç ev ve fabrikadan ibaret olan Dilovası bugün on binlerce nüfusun yüzlerce sanayi kuruluşu 5 organize sanayi bölgesiyle Türkiye’nin en önemli ilçesi konumuna geldi.
Dilovası artık olumlu olarak anılmalı. 35 yıllık gazetecilik hayatımda Dilovası ile ilgili birçok yazı hazırlayıp belgesel TV programı çektim. Geçtiğimiz günlerde arşivimi incelerken 1990 yılında TRT 2 televizyonu market programında Dilovası ve Taş Ocakları ile ilgili yaptığım haberin görüntülerini izledim. Dilovası deresinin zehir aktığını içme suyuna fabrika kimyasallarının karıştığını Türkiye’ye duyurmuştuk.
Gebze’de yaşı 90’a merdiven dayamış Feyzi Aysal ile Dilovası’nı gezerek belgesel çekmiştim. Aysal gençlik yıllarında 1943’te Dilovası’nda meydana gelen sel felaketini bize anlattı. Burada bağlarının olduğunu ve muhtemelen 1943 yılı Ağustos ayında yaşanan sel felaketinde bağda çalışan 15 kişinin sel sularında boğulup öldüğünü, bugünkü belediye binasına kalan bölümün su altında kaldığını bize anlattı ve bunun da belgeselini canlı şahidi olarak çektik. 1970 yıllarında da bölge büyük bir sel felaketi daha yaşamıştı. Kimyasal dolu variller ve tanklar İzmit Körfezi’ne sürüklenmişti.
Dilovası birçok sorun ile uğraşıyor. Bu sorunları çözmek için devlet-millet iş birliği içinde çalışmalar yapılmalı. Geçmişte Dilovası’ndan Salih Gün ve son dönemde de Lütfü Türkkan mecliste milletvekili olarak bulundular. Eski milletvekillerinden Eyüp Ayar başkanlığında TBMM Çevre Araştırma Komisyonu bile kurularak, Dilovası’nın çevre sorunları meclis gündemine geldi. Son olarak, Orman ve Su işleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun Dilderesi ıslahı ile ilgili açıklamaları bölge için önemliydi.
Dilovası’nın kentleşme süreci bir anlamda Türkiye Cumhuriyeti’nin de nasıl gelişip büyüdüğünü göstermesi bakımından önemli. Geçmişte bölge Diliskelesi, İzocam, Nasaş olarak adlandırılıyordu. Daha sonra Aşağı Çerkeşli Mahallesi oldu. Köy haline geldi. Çerkeşli ve Muallim köylerinin birleşmesiyle Belde Belediyesi kuruldu. 2008 yılında da Kocaeli’nin 12 ilçesinden birisi haline getirildi.
Dilovası baş döndürücü hızla gelişip büyüdü. Dilovası’nın ekonomik ve sanayi potansiyelinden çok çevre kirliliği ile anılır oldu. Aslında bu durum hızlı büyümenin bir sonucuydu. Dilovası’nda sadece sanayi değil; çarpık kentleşme, devlet yönetimin yıllarca buraya ilgisizliği ve en önemlisi yıllar önce Aktüel dergisinin yazdığı gibi bölgenin ranta dayalı bir mafya üstü olmasından kaynaklanıyor.
Dilovası Jandarma’dan Polis’e devredilememiş ve yıllarca bunun mücadelesi verilmişti. Yıllar sonra Jandarma bölgeyi Polis’e devretmişti. Her gün on binlerce kamyon, onlarca büyük tonajlı geminin yük boşaltıp indirdiği Dilovası üniversitelerimiz için bilimsel araştırmalara konu olmalı. Üniversiteler ve akademisyenler, Dilovası’nı sadece sanayi ve çevre kirliliği açısından değil, her bakımdan bilimsel incelemeye almalı. Geçmişten Geleceğe Dilovası İlçesi paneli bir başlangıç olacaktır.
Dilovası artık farklı bir şekilde anılmalı. Bu konuda Dilovası kaymakamlığı çok ciddi çalışmalar yapıyor. Kaymakam bey Dilovası’nı artık marka kent olarak tanıtmak için çalışmalar yaptığını bildirdi. Bu konuda, Dilovası Köyleri Derneği Başkan Yardımcısı Çerkeşli köyünden yetişen Gebze Teknik Üniversitesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Numan Akdoğan’ın bilim kurulu başkanlığını yaptığı Dilovası paneli çalışmaları bölge için çok önemli bir hizmet olacak. Bu panelin düzenleme kurulunda görev alıp, geniş çaplı bir araştırma yaparak, Dilovası’nın 35 yıllık canlı şahidi olarak bildiri ile bölgeye vefa borcumuzu azda olsa ödeye çalıştık.
……………………….……………………….……………………….……………….
DİLOVASI İLÇESİNDEKİ TARİHİ ESERLERİMİZ
Doç. Dr. Numan Akdoğan
Gebze Teknik Üniversitesi, Fizik Bölümü, 41400 Gebze, Kocaeli
Coğrafi olarak çok önemli bir geçiş noktasında bulunan Dilovası tarihte birçok farklı kültüre ev sahipliği yapmıştır. Roma, Bizans ve Osmanlı İmparatorlukları döneminde Avrupa’dan Anadolu’ya ve Asya’ya en kısa ve hızlı yoldan ulaşım bu noktadan sağlanmıştır. Günümüzde Dilovası ilçesinde Roma ve Bizans dönemine ait kalıntılar bulunmakla birlikte, Osmanlı’dan kalma birçok tarihi eser hala ayaktadır ve kullanılmaktadır. Dilderesi üzerindeki taş köprü, köylerdeki tarihi ahşap evler, konak, hamam gibi yapılar, çeşmeler, camiler, kitabeler ve mezar taşları günümüze kadar ulaşabilmiş Osmanlı eserlerindendir.
Özellikle Osmanlı döneminde vakıf kültürü çok gelişmiş ve imkan sahibi insanlar diğer insanların ve canlıların istifade edebileceği hayırlı eserler bırakma yarışına girmişlerdir. Yukarıda saydığımız eserlere ek olarak kuş evi, sadaka taşı, medrese, mektep, han, kervansaray, bedesten, külliye, aşevi, hastane, kimsesizler evi gibi yüz binlerce eser büyük Osmanlı coğrafyasında yapılmış ve desteklenmiştir.
Bu konuşmamızda Dilovası ilçesindeki tarihi eserler hakkında bilgi verilecektir. Bunların arasında Kanuni Sultan Süleyman Han’ın emriyle Mimar Sinan tarafından inşa edilen taş köprü, Unkapanı tüccarları tarafından yaptırılan cami ve çeşmeler, Sultan II. Abdülhamid Han’ın desteğiyle yapılan camiler, köy halkının ve eşrafın desteğiyle yaptırılan çeşmeler, Süleymaniye Medresesi müderrislerinden Abdullah Şerif Ağa’nın konağı ve banisi bilinmeyen tarihi hamam gibi birçok kıymetli eser bulunmaktadır.
Faydalanılan kaynaklar:
- Numan Akdoğan, Dilovası İlçesindeki Tarihi Eserlerimiz, Dilovası Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Kültür Yayını (2015)
- Ahmet Yavuzyılmaz, Gebze’nin Demirciler Beldesinde Bilinmeyen Bir Hamam Yapısı, Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi 28 (2012).
- İsmail Kahraman, Marka Şehir Dilovası, Dilovası Belediyesi Kültür Yayını (2012)
- Gebze Gazetesi Arşivi.
- Emre Özkanlı, Kocaeli-Dilovası-Tepecik Köyü Halk Kültürü, Lisans Bitirme Tezi, Afyon Kocatepe Üniversitesi (2011) ……………………….……………………….……………………….……………….
DİLOVASI İLÇESİ’NDEKİ YERLEŞİM ALANLARINDA MEVCUT GELENEKSEL DOKUNUN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ
Doç. Dr. Elif Özlem AYDIN
Gebze Teknik Üniversitesi, Mimarlık Bölümü, 41400 Gebze, Kocaeli
Tarihi geçmişe dayanan yerleşimlerdeki geleneksel dokunun biçimlenişinde yüzyıllardır süren kültür ve sosyal yaşantının etkileri görülmektedir. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde ve halen İstanbul-Anadolu arasındaki ulaşım güzergâhı üzerindeki Dilovası İlçesi’nde yer alan Tavşancıl, Demirciler, Çerkeşli ve Tepecik yerleşim dokuları incelendiğinde geleneksel Osmanlı dokusunun varlığı sürmektedir. Bu dokuda yer alan özellikle geleneksel yapılar araziye yerleşim özellikleri, yön seçimi, mimari biçimlenişi ile yerel özellikler taşımaktadır. Günümüzde sürdürülebilir kalkınma modellerinin yetersizliği nedeniyle genç nüfusun geleneksel dokulardan ayrılma, vazgeçme eğilimi artmaktadır. Genç nüfusun sahip çıkamadığı bu tür dokular terk, bakımsızlık, ve rant kaygısı gibi nedenlerle kısmen veya tamamen yok olmaktadır. Bu konu toplumsal aidiyet duygusunu ve tarihsel geçmişe olan bağlılığın azalmasına da neden olmaktadır.
Kültür Varlıkları Koruma Müdürlüğü tarafından Tavşancıl yerleşimi kentsel sit alanı ilan edilerek kısmen koruma altına alınabilmişken, Demirciler, Çerkeşli ve Tepecik yerleşimlerinde ise tek yapı tescil uygulaması ile Osmanlı yerleşim dokularında meydanların ana nüvesi olan cami, çeşme yapıları ile yerleşime ait sadece çok nitelikli geleneksel konutlar ve hamam gibi yapılar koruma altına alınabilmiştir. Ancak tescil altına alınan yapıların çoğunda henüz restorasyon çalışmalarının başlamaması bu yapıların hızla deformasyonuna neden olmaktadır.
Tavşancıl kentsel sit alanı ilan edilmiş olduğu için dokusu en iyi okunan yerleşimdir. Bu yerleşimin sürdürülebilirliği için alanın tamamı ve çevresini kapsayan koruma amaçlı imar planı ile alan yönetim planına ihtiyaç vardır. Bu bütüncül planlama doğrultusunda tescilli yapıların restorasyon çalışmaları yapılmalı, tescilli olmayan ancak dokuyla uyumlu yapıların varlığını sürdürecek yöntemler aranmalı ve yeni yapılaşma koşulları belirlenmelidir. Demirciler, Çerkeşli ve Tepecik yerleşimlerinde ise köy meydanını tanımlayan cami, çeşme yapıları ile tescilli konutların ve hamamların restorasyon çalışmaları tamamlanarak meydanlarda dokunun karakterini koruyan kentsel tasarım projeleri hazırlanmalıdır. Bu çalışmaların başlatılması, yürütülmesi için tüm aktörlerin (yerel halk, yerel yönetimler, üniversiteler, bakanlıklar vs.) bir araya getirilmesi için zemin oluşturulması uygun olacaktır.
……………………….……………………….……………………….……………….
GEBZE TEKNİK ÜNİVERSİTESİ’NDE DİLOVASI BÖLGESİ İLE İLGİLİ YAPILAN ÇEVRE KİRLİLİĞİ ÇALIŞMALARI
Prof. Dr. Bülent Keskinler
Gebze Teknik Üniversitesi, Çevre Mühendisliği Bölümü, 41400 Gebze, Kocaeli
Dilovası yerleşim bölgesi yaklaşık olarak 118 km2’lik yüzölçümüne sahip olup, 2010 verilerine göre, ilçenin nüfusu toplamda 44.958 kişidir. Günümüzde Dilovası ilçesinde toplam 5 adet organize sanayi bölgesi bulunmaktadır. Bunlar; Dilovası Organize Sanayi Bölgesi (DOSB), Kocaeli-Gebze VI. (İMES) Makine İhtisas OSB, Kocaeli Gebze V (Kimya) İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (GEBKİM), Kömürcüler Organize Sanayi Bölgesi ve Makine İmalat Sanayi Organize Sanayi Bölgesi’dir. Bu organize sanayi bölgeleri Türkiye genelindeki 500 dev fabrikanın yaklaşık % 10’una ev sahipliği yapmaktadır. Topoğrafik yapısı bakımından çanak biçiminde olması ve yoğun sanayileşmenin etkisiyle ülkemizin çevresel kirliliği açısından en kritik bölgelerinden biridir. Sağlık Bakanlığının verilerine göre kanser nedeniyle ölüm vakalarının Türkiye ortalamasının üç katı olduğu bu ilçenin hemen güney kıyısında kurulmuş olan Muallimköy’de bölge ortam havası ve toprak kirliliği ile ilgili çeşitli çalışmalar yapılmıştır.
Gerçekleştirilen çalışmalarda Muallimköy ve Dilovası yerleşim bölgeleri atmosferindeki uçucu organik karbon (VOC) ve poliaromatik hidrokarbon (PAH) kirliliği incelenmiştir. Ayrıca yaklaşık bölge genelindeki 49 noktadan alınan toprak numunelerinde ağır metal ve polibrominli difenil eterler (PBDE) belirlenmiştir.
Havadaki PAH konsantrasyonlarının Dilovası ilçe merkezinde Muallimköy’e göre 3 kat daha fazla olduğu görülmüştür. Özellikle benzo(a)piren konsantrasyonlarının 20 ng/m3’e ulaştığı görülmüştür. VOC’ler açısından en başlıca türün tolüen olduğu ve ilçenin daha alçak kesimlerindeki belli başlı üretim faaliyet ve trafiğe yakın noktalarda konsantrasyonların yüksek olduğu, Çerkeşli, Köseler, Tavşancıl’ın D100 kuzeyindeki kısımlarının VOC açısından en temiz bölgeler olduğu görülmüştür. Bölgedeki toprakta özellikle Cd, Pb, As açısından ciddi kirlenme olduğu belirlenmiştir. En kirli noktalar otoyolların kenarındaki ve endüstri tesislerinin civarındaki yerlerde gözlemlenmiştir. S7PBDE konsantrasyonu, fabrikalardan uzak ormansal alanlarda düşük (0,70-3,07 µg/kg), muhtemel kirlilikten etkilenebilecek yerleşim yerlerinde yüksek, fabrika kenarlarından alınan topraklarda ise ciddi boyutlarda (~203 µg/kg) olduğu tespit edilmiştir.
Faydalanılan kaynaklar:
- Pınar Ergenekon, Ahmet Karagündüz, Cengiz Yatmaz, Gebze-Dilovası’nda Partikül Madde Kirliliği: Kirletici Kaynakların Dökümü ve Partikül Maddede Kanserojenik PAH Analizi, TÜBİTAK ÇAYDAG 104I135, 2006-2008.
- Çetin B., Soil concentrations and source apportionment of polybrominated diphenyl ethers (PBDEs) and trace elements around a heavily industrialized area in Kocaeli, Turkey, Environ. Sci. Pollut. Res. 21:8284–8293 (2014).
- Naciye Öztürk, Pınar Ergenekon, Gaye Özdemir Seçkin, Sümeyra Bayır, Spatial Distribution and Temporal Trends of VOCs in a Highly Industrialized Town in Turkey, Bulletin of Environmental Contamination and Toxicology DOI 10.1007/s00128-015-1506-8 (2015).
……………………….……………………….……………………….……………….
DİLOVASI’NDA SANAYİNİN KENTLEŞME BOYUTU
Dr. Ayşe Nur Albayrak
Gebze Teknik Üniversitesi, Şehir ve Bölge Planlama, 41400 Gebze, Kocaeli
Dilovası, sanayi gelişimine bağlı olarak birkaç on yılda büyümüş bir yerleşimdir. Dilovası’nı bugüne getiren sürecin birbiri ile ilişkili iki dinamik tarafından şekillendirildiği söylenebilir. Bunlar öncelikle İstanbul sanayinin desantralizasyonu ve desantralizasyon sonucu Dilovası’nda gelişen sanayinin talep ettiği ucuz işgücünün göç mekanizmasıyla karşılanmasıdır. Bu iki dinamik kırsal ve doğal karakteri baskın bir yerleşimin bir sanayi kentine dönüşümünü belirlemiştir.
İstanbul Metropoliten alanından sanayinin desantralize edilmesi kararı, İstanbul’u çevreleyen bölgede, ana ulaşım akslarının denizle kesiştiği noktalarda yeni sanayi alanlarının oluşumunu teşvik etmiş ve zaman içinde Gebze-Kocaeli arasındaki diğer yerleşimlerde olduğu gibi Diliskelesi ve çevresinde de sanayi tesisleri kurulmaya başlamıştır. Bu sürecin yarattığı işgücü talebi Dilovası’nın hızlı ve kontrolsüz bir göç dalgasına maruz kalmasına neden olmuştur. Plan dışı gelişen bu nüfus artışının gereği olan konut ihtiyacı karşılanamadığı gibi yerel halkın yaşam kalitesini doğrudan etkileyen eğitim ve sağlık gibi sosyal donatıların sağlanmasında ve göçle gelen nüfusun kente entegre olmasını sağlayıcı mekanizmaların oluşturulmasında problemler yaşanmıştır. Üstelik topoğrafyanın etkisiyle çevre kalitesi hızla bozulmuş, kontrolsüz büyüyen sanayi alanları orman alanlarını da içerecek şekilde yayılmıştır. Hızlı nüfus artışı yerleşme düzeyinde plansız gelişmelere, gecekondulaşmaya ve sağlıksız kentsel dokular oluşmasına neden olmuştur. Günümüze gelindiğinde yerleşme, geçmişten gelen planlama sorunlarının yanı sıra artan ekonomik-sosyal-mekânsal sorunlarla karşı karşıyadır.
Ancak Dilovası’nın geleceğini şekillendiren sadece geçmişi değildir. Dilovası bir yandan da büyük bir değişim talebiyle karşı karşıyadır. Son yıllarda Doğu Marmara’da artan ulaşım yatırımları yakın gelecekte Dilovası’nı etkileyeceğinin sinyallerini vermektedir. Deprem bölgesinde yer alan yerleşimin kentsel dönüşüm talebi artmaktadır. Kamusal alanların ve sosyal donatıların yanı sıra, daha sağlıklı kentsel yaşam alanlarının oluşturulmasına ve alana özgü sosyal politikalar geliştirilmesine ihtiyaç duyulduğu görülmektedir. Dünyada çevre konusunda artan duyarlılık, sanayi alanlarınındaha temiz üretim yapmalarını sağlayacak modeller geliştirilmesini teşvik etmektedir. Bu bağlamda Dilovası gibi kirletici sanayilerin toplandığı bir bölgede yeni çevreci yaklaşımların, teknolojik gelişmelerin gündemde tutulması önemlidir.
Geçmişte İstanbul’dan desantralize edilen sanayinin plansız bir şekilde yerleşmeye taşınmasının neden olduğu sorunlar ortadadır. Dilovası gelecekte de benzer sorunlar yaşamamak için yaklaşan değişim dalgasını hazırlıklı karşılamalı ve yenilikçi stratejiler geliştirmelidir. Bu amaçla sanayinin Dilovası’nın kentleşmesi üzerindeki etkilerini tartışmaya ve gelecek için dersler çıkarmaya ihtiyaç vardır. Bu derslerin sadece Dilovası’na değil, farklı ölçeklerde de olsa benzer sorunları yaşayan diğer sanayi merkezlerine de yol göstermesi umulmaktadır.
……………………….……………………….……………………….……………….
DİLOVASI’NIN TOPLUMSAL YAPISI TÜRKİYE’DE KOBİ’LERİN NİTELİKLİ İŞYERİ İHTİYAÇLARI
Süheyl Erboz
Dilovası İMES OSB Yönetim Kurulu Başkanı
Türkiye savaştan yeni çıkmış genç, çok yoksul bir ülke. Büyük ölçüde kapalı tarım toplumu. Sadece İstanbul ve denize yakın kısımlarda ticari tarım yapabilen, madenleri ve altyapısı yabancı şirketler tarafından işletilen, hammaddeleri ucuz fiyatlarla alıp götürülen, ama Avrupa’nın pahalı mallarının satıldığı bir ülke. Sermaye birikimi son derece kıt, Müslüman müteşebbis nerede ise yok. Ticaret büyük ölçüde yabancı firmalar ile götürülüyor. Sadece Rum, Ermeni ve Yahudi iş adamları ve sanatkarlar var.
Sanayi işletmesi olarak, sadece küçük dokuma atölyeleri, Bomonti bira fabrikası, Türk çimento ve kireci, Cibali tütün fabrikası, Feshane, Sümerbank’ın Kayseri-Nazilli fabrikaları gibi tesisler mevcut.
İşte bu şartlar altında o yıllarda Karadeniz’de kıyısı bulunan bazı illerimizden müteşebbis ruhlu Müslüman Türk insanları İstanbul’a göç etmişlerdir.
İstanbul Haliç’te bulunan tersanelerden dolayı, tornacılık, frezecilik, dökmecilik gibi işlerle iştigal eden ufak atölyelerde Haliç’in iki yakasında, Hasköy, Eyüp, Fener, Balat, Galata gibi semtlerde bulunmaktaydılar. Hemen hemen tamamını da gayrimüslim vatandaşlarımız işletiyorlardı.
Bu küçük atölyelere çırak olarak giren müteşebbis Anadolu insanı zamanla bu işleri öğrenerek, ya içinde bulunduğu işletmeyi satın almış veya kendisi yeni bir iş yeri kurmuştur.
Bu işyerleri sanayi üretimine uygun nitelikli mekanlar olmadığı içinde devletin de sanayi sitelerini teşvik etmesinden güç alarak nitelikli sanayi imalatının yapılabileceği günün şartlarına göre yeterli büyüklükte yeni modern işyerleri inşaa etme arayışlarına başlamışlardır.
……………………….……………………….……………………….……………….
DİLOVASI’NIN EĞİTİM ALTYAPISI VE GELECEK PLANLAMASI
Murat BALAY
Dilovası İlçe Milli Eğitim Müdürü
2008 yılında Gebze’den ayrılarak ilçe olan Dilovası, her yönüyle olduğu gibi eğitim alanında da kurumlarını yeni oluşturan ve tamamlama aşamasında olan bir ilçe konumundadır. Her ne kadar yeni bir ilçe olsa da içinde barındırdığı sanayinin de etkisiyle gelişimini çok hızlı tamamlayan ve çok kısa sürede adından söz ettirecek bir hızla gelişimini tamamlamaktadır.
Eğitim kurumları açısından 1 anaokulu, 11 ilkokul, 10 ortaokul ve 5 lisesi ile eğitimde faaliyet gösteren ilçemiz 1 özel meslek lisesi , 1 halk eğitim merkezi, 1 özel rehabilitasyon merkezi, 1 özel erkek öğrenci yurdu ve 1 özel MTSK kursu ile ilçenin eğitim yükünü sırtlamaktadır. Bu resmi okullarda yaklaşık olarak 12000 öğrenciye 600 öğretmenle eğitim verilmektedir. Bu öğretmenlerimizin 520’si kadrolu iken 80 tanesi ise ücretli olarak çalışmaktadır. Ancak hızla okullaşmasını tamamlamaya çalışılan ilçemizde bu yıl planlamamızda bulunan 2 anaokul binası , 1 adet kız meslek lisesi, Yılport lojistik meslek lisesi inşaatlarıyla adeta eğitim merkezli bir yatırım alanı haline gelecektir. Şu anda ilk/ortaokullarda ve liselerimizde derslik başına düşen öğrenci sayısı Türkiye hedef ortalaması kabul edilen 30’un altındadır. Ortalama sınıf mevcutlarımız 28 dir. Bu sayı yeni açılacak ve yenilenecek okullarımızla 24’lere kadar inecektir ki bu çok ideal bir orandır.
Fiziki anlamda kurumlarını tamamlamaya çalışan milli eğitimimizin en büyük sorunları olarak; Zorunlu hizmet bölgesi kapsamına alınan ilçemizde kadrolu öğretmen bulundurmak ve mevcutları da ilçede tutabilmekte zorlanılmaktadır. Bunun başlıca sebebi olarak ilçenin hava kirliliği ile ilgili algı ve ilçemizin Gebze ve Körfez gibi iki büyük ve gelişmiş ilçenin ortasında kalması , öğretmenlerimizin çoğunlukla bu ilçelerde ikamet etmesi ve tüm sosyal zamanlarını burada geçirmelerinden dolayı zorunlu hizmetlerini tamamlar tamamlamaz hemen tayin istemeleri. Konut problemi nedeniyle her gün ilçe dışına gidip gelmek zorunda kalan öğretmenlerin, oturdukları veya sosyal alanların daha çok bulunduğu yerlere gitmek istemeleri bizim en büyük sıkıntılarımızın başında gelmektedir.. Çok sık öğretmen sirkülasyonun olması da 4 yıllık bir ilkokul hayatı boyunca bir öğrencinin 5 veya 6 öğretmen değiştirmesi anlamına gelir ki burada başarıdan bahsetmek neredeyse imkansızdır.
Okullarımızın maddi anlamda imkanlarının yetersiz kalmasından dolayı asgari ihtiyaçlarını karşılayamamaları ve veli okul işbirliği ve dayanışması anlamında yeterli desteğin okul ve öğretmenlerimize sağlanmaması da ikinci bir sıkıntı olarak sayılabilir. Çok genç ve yeni atanmış aynı zamanda mesleki idealizminin en yoğun olduğu dönemde bulunan bir öğretmen, öğrenci ve velisinden yeteri kadar desteği göremeyince doğal olarak daha merkez ilçelerde daha rahat ortamlarda çalışmak istemektedirler.
Ancak ilçemizde tüm bu sorunların hal yoluna girmeye başladığını söylemekte fayda var. Öncelikle ücretli öğretmen çokluğu sorunu çözülmüş ve öğretmenlerimizin neredeyse % 85’inin kadrolu olması sağlanmıştır. Tüm okullarımızın temizlik, kırtasiye, sportif malzeme ihtiyaçları karşılanarak daha uygun şartlarda eğitim ortamı sağlanmaya çalışılmaktadır. TOKİ’nin yapacağı toplu konut projesi bir nebze de olsa öğretmenlerin konut problemi için çözüm olacaktır. Yeni yapılan kültür merkezi binamız, inşaatı bitmek üzere olan kapalı spor salonlarımız da faaliyete geçtiğinde bir çok alanda daha güçlü bir eğitim ve sosyo kültürel ortam oluşturacaktır. Güçlü bir halk eğitim merkezi ilçemizin gelişiminin de mimarı öncüsü olacaktır. Bu anlamda belediyemizin de destekleriyle halk eğitim merkezimize yeni bir bina yapılması hedeflenmektedir. Buralarda birçok beceri ve hobi kursları yanında okuma yazma bilmeyenlere yönelik çok sayıda kurslar açılmakta olup, topyekün ilçenin eğitiminin yolu aralanmaya çalışılmaktadır. Veli eğitimi ve kültürel faaliyetlerin arttırılması da öncelikli hedef olarak belirlenmiş olup yerel STK’lar ile birlikte seminer ve konferanslar yapılmaktadır.
Hülasa eğitim zaten uzun soluklu bir iştir. Kısa sürede karşılığı görülmeyebilir. Ancak şu anda atılan bu adımlar Dilovası’nın geleceğinin çok parlak olduğunu göstermekte ve ümitlenmek için bize sebepler sunmaktadır. Dilovası’nın yetiştirdiği değerlerin de ilçesindeki gençlerce örnek alınması ve onların da ilçeye katkılarıyla Dilovası geleceğin en parlak ilçesi olmaya adaydır. Biz milli eğitim camiası olarak bu hedefe kilitlendik ve tüm var gücümüzle bunun için çalışmaktayız. Bize her türlü konuda hiçbir zaman desteklerini esirgemeyen başta sayın Kaymakamımız Hulusi ŞAHİN ve Belediye Başkanımız Ali TOLTAR’a teşekkür ederken, daha yeşil ve daha temiz havasıyla, en çağdaş eğitim imkanlarına kavuşmuş okullarıyla Gelecekte Daha Güzel Bir Dilovası temennisiyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.
……………………….……………………….……………………….………………
ULAŞIM İMKANLARI AÇISINDAN DİLOVASI’NIN BUGÜNÜ VE YARINI
Cüneyt Çetintaş
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi sınırları dahilinde 12 ilçe yer almaktadır. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi alanı 3.418 km², 2014 yılı nüfusu ise 1.649.901 kişidir. Kocaeli ili geçmişte ve günümüzde Türkiye’nin en önemli sanayi, ticaret ve kültür merkezlerinden birisi olmuştur. Dilovası ilçesi, tarih boyunca İstanbul metropolüne olan yakınlığı, kara, deniz ve demiryollarının sağladığı ulaşım avantajları sayesinde önemli bir cazibe merkezi olma özelliğini korumuştur. Dilovası; Körfez ilçesi, Gebze ilçesi ve İzmit Körfezi arasında yer almaktadır. İlçe, Gebze’ye 8km, İzmit’e 25 km’dir. Kocaeli’deki sanayi faaliyetlerinin birçoğu Dilovası ilçesinde konumlanmıştır. Dilovası’nda sanayi ve konut fonksiyonları iç içe yer almaktadır. Anadolu yakasını Avrupa yakasına bağlayan Deniz, Kara ve Demiryolları Dilovası’ndan geçmektedir. Ve Türkiye’nin önemli deniz limanları ilçede olup Sabiha Gökçen Havalimanı ilçeye 30 km mesafede bulunmaktadır.
Bu konuşmada Dilovası’nı olumsuz etkileyen etmenlerden bahsedilecektir. Dilovası ilçesinde sanayi, konut, ticaret gibi kullanımların iç içe geçmiş olması kenti olumsuz etkileyen faktörlerdendir. Konut alanları arasında sıkışmış sanayi alanları ve liman alanlarının ürettiği ağır vasıta trafiği ile kent içi trafiği birbirine karışmakta ve bu da ulaşımı olumsuz etkilemektedir. Yerleşimlerin dağınık olması, D-100 Karayolu ve TEM Otoyolu ile ikiye bölünmesi bütüncül bir kent merkezi oluşmasını engellemiş ve yerleşimler arasında erişimin yetersiz olmasına sebep olmuştur. D-100 Karayolu’nun sadece bir geçiş olarak kullanılması, kentin tam olarak algılanamaması ilçe için dezavantaj teşkil etmektedir. Dilovası ilçesinde mevcut toplu taşıma ağı ilçenin güneyinde yoğunlaşmaktadır. Bu durum kuzey güney bağlantılarının zayıf olmasına sebep olmakta ve OSB alanlarından kent merkezine ve köylere erişimi zorlaştırmaktadır. Çevre ilçelerle bağlantılar ise aktarma yapmadan tek toplu taşıma aracı ile sağlanabilmektedir. Fakat toplu taşımanın sadece karayolu ile sağlanması yolculukların artacağı projeksiyon yılında çeşitli problemler oluşturacaktır. Mevcut toplu taşıma hatlarının etki alanlarının ilçenin güney kesiminde yoğunlaştığı görülmektedir. Bu durum göstermektedir ki; ilçenin güneyinde erişim daha iyiyken OSB alanları ve köylerin bulunduğu kuzey kesiminde erişim yok denecek kadar azdır.
Dilovası ilçesinin sorunları sonrasında çözüme yönelik ulusal ve yerel yatırımlardan bahsedilecektir. Sonuç olarak Kocaeli ili ve Dilovası ilçesine etkisi olacak ulusal ölçekteki ulaşım yatırımları; Yüksek Hızlı Tren Projesi, Kuzey Marmara Otoyolu ve Körfez Geçişi projeleridir. Bu yatırımlar uzun vadede Dilovası ilçesinde yaşanması muhtemel problemlerin çözümüne destek olacak projelerdir. Kuzey Marmara Otoyolu’nun tamamlanması D-100 Karayolu’na bir alternatif olacak böylece D-100 Karayolu’nun hizmet kalitesinin düşmesinin önüne geçilecektir. Yüksek Hızlı Tren kapsamında Dilovası yakınında bir istasyon planlanması önemli bir çalışma alanı ve yüksek istihdam değerlerine sahip olan ilçenin erişilebilirliğini arttıracaktır.
……………………….……………………….……………………….………………
DİLOVASI’NIN TARİH VE TURİZM ÜSSÜ “TAVŞANCIL”
Volkan Şenel
Tarihçi-Yazar
Günümüzde Kocaeli ilinin Dilovası ilçesine bağlı bir mahalle statüsünde olan Tavşancıl, tarihi geçmişi oldukça eskiye uzanan bir yerleşim birimidir. Antik dönemden beri meskun bir mahal olan Tavşancıl, asıl gelişimini ise Osmanlı Devleti döneminde yaşamış, Cumhuriyet Türkiye’sinde ise bu önemini uzun süre korumuştur.
- yüzyılda Tavşancıl’da inşa edilen geleneksel Türk evleri, camiler, çeşmeler, yağhaneler, tren garı ve Cumhuriyet döneminde yapılan Yahya Kaptan Anıt Mezarı buradaki tarihi mirası oluşturmaktadır. Ayrıca bölgede, kentsel sit ve 2.Derece, 3.Derece doğal sit alanları bulunmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından tescillenerek koruma altına alınan bu tarihi miras, Kocaeli şehrindeki kültürel mirasın önemli bir bölümünü oluşturmaktadır.
Türkiye sanayisi içerisindeki gücüyle daha çok gündeme gelen Kocaeli’nde, Tavşancıl’ın tarihi mirası ve turizm potansiyeli her geçen gün biraz daha ön plana çıkmaktadır. Hatırı sayılır bir öneme sahip olan bu potansiyel profesyonel bir bakış açısıyla korunup, değerlendirilip, tanıtılırsa; ülke turizmi açısından önemli bir kazanım olacaktır. Bu tebliğde, Tavşancıl’ın tarihi mirası hakkında bilgi verildikten sonra, bu mirasın korunma değerlendirilme ve tanıtılmasına yönelik bir projeksiyon çizilecektir.